DURSUN BULUT
  16-07-2023 17:13:00

NESİNİ SÖYLEYİM CANIM EFENDİM?

NESİNİ SÖYLEYİM CANIM EFENDİM?
Çok tehlikeli bir süreç yaşıyor Türkiye.
Halk tarafından seçilmiş milletvekili hâlâ hapiste. Can Atalay'dan önce cok sayıda örnek var, seçim kurulu adaylığını kabul etmişse, o kişi halk tarafından seçilmişse ve de yüz kızartıcı bir suçu sicilinde yoksa derhal serbest bırakılır. Nitekim Enis Berberoğlu, Mustafa Balbay, Mehmet Haberal, Tuncay Özkan gibi isimler hapisteyken vekil oldu ve serbest bırakıldı.
Daha bu sorun çözülemezken, Milli Eğitim Bakanı " Keşke şeriatı övecek kadar bilgim olsaydı ama yok" diyerek resmen şeriatçı olduğunu beyan ettikten sonra. "Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz" diyerek laikliğin kırıntılarınında yok edileceğini ilan ediyor. Beyoğlu'nda yaşasın şeriat diyen mültecilere birşey yapılmazken, Cumartesi Anneleri zulüm görüyor.
15 Temmuz da resmen seriat tatbikatları yapılıyor. Selahattin Demirtaş, Merdan Yanardağ, Osman Kavala ve Gezi Tutsakları içerde haksızlığa, zülme uğramaya devam ediyor. Depremde bir uçak kaldıramayan THY Menzil tarikat şeyhi için 15 dakikada bir uçak kaldırıyor. Bizim bazı milletvekillerimizde bu gerici şer cephesinin, tarikat şeyhlerinin liderlerinin önünde el pençe divan duruyor.
Biz her şeyimizi delegeye endekslemişiz. Neden bu haldeyiz? Koltuklar ülkemizde daha mı önemli? Galiba öyle ki, başka birşey düşünemiyoruz. Bu kongrelerin sonucu belli. %70 koltuklarda oturanlar koltuklarını koruyacak. Peki ülke aydın, laik bir ülke olarak kalabilecek mi? Böyle devam edersek, son sözlerimizi etmeye hazırlanalım! Bunu reddediyorsak bu gidişe nasıl dur denileceği üzerine kafa yormalıyız. Örnegin: Can Atalay serbest bırakılmazsa 1 Ekim'de TBBM oturumlarını boykot etme, demokrasi dışı uygulalamaları güçlü bir şekilde protesto etme gibi.
AB üyeliği şartıyla İsveç'e onay verdik diyen iktidarın doğru söylemediğini, ABD'ye nasıl teslim edildiğimize kafa yormalıyız.
2006 yılında çocuklara yönelik cinsel istismar suçundan 3.778 kişi için hapis kararları verildi ama 2016 yılında bu sayı 21.189, 2019'da ise çocuk istismarında 128 bin 360 dava açıldı. Turkiye'nin tarihi boyunca son 20 yılda yapılan istimar sayı 80 yılı katlayarak geçmiştir. Istismarda bulunan insanların çok büyük bölümü tarikat mensubu ya da lideri. Buna iktidar dur demedigine göre hatta istismarlar katlanarak büyüdüğüne göre bu sapıklığa karşı kafa yormalıyız!
Yine kadına şiddet son yıllarda pik yaptı. Aşağıda tabloda gösterilen bu korkunç gelişme, mevcut iktidar döneminde yaşanmakta.Dolayısıyla kafa yoracağımız konuların başında geliyor.
Ayrıca işçilerin, çalışanların hayatları felç edilmiş durumda. Zam üzerine zam. Orta sınıf ve altı açlıkla terbiye ediliyor. Bir avuç oligark konforlarinda taviz vermiyor. Saraylar, lüks arabalar, yazlıklar, uçaklar, şatafatlar gırla.
O kadar mesnetimiz varki kafamızı kaldırmaya, uyumaya, evden çıkmamaya kararlıyız. Böyle giderse herkesin bir avuç oligarka hizmetkar olmamıza az kaldı. Ne diyeyim? Aklima sadece Ozan Serdari'nin sözleri geliyor.
"Nesini söyleyim canım efendim?
Gayri düzen tutmaz telimiz bizim."
  Bu yazı 1089 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ
Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI