Türkiye gelişmekte olan bir ülke. Dolayısıyla ne ekonomik ne demokrasi ne eğitim ne kentleşme ne de saymakla bitiremyeceğimiz diğer konulara ilişkin sorunları çözüm bulmuş değildir. Hele bu iktidarla sorunlar daha çok büyüdü ve bilinçli olarakta çözümsüzlük üretiliyor.
Bir yandan faize karşı çıkıyorlar diğer yandan zamları halkın sırtına yağmur gibi yağdırıyorlar. Ekonomi sorumluları artık normale döneceğiz diyor ve döviz zıplıyor öbür yandan piramitin başındaki değişen birşey yok diyor. Her şey yolunda diyor.
Ancak alttan alttan örgütlenmelerine de devam ediyorlar. Tarikatlar gösterilerini videolara yükleyip halka ulaştırmaktan çekinmiyor. Öbür yandan Milli Eğitime bağlı okullara imam atanıyor. Okul bahçelerinde açık mikrofonla dini eğitimler veriliyor. Bu eğitimler için tarikatların kurdukları vakıflar, dini danışman adı altında okullarda görevlendiriliyor. Yine insanlar ev kiralarına para yetiştiremediği için çaresizlik içinde hatta ev sahipleriyle ölüme giden kavgalar yapıyor. Biz sadece kongreler gündemine takılıp kalıyoruz.
Neden kamuoyu oluşturmuyoruz? Simdiye kadar sadece İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş'ın evsizlik ve fahiş kiralar üzerine basın yoplantısını izleyebildik. Neden bu tür toplumsal sorunlara yönelmiyoruz? Birkaç işi bir arada yapamıyor muyuz? Nedir sorunumuz? Neden İmam atanan okullar ziyaret edilmiyor? Neden meclis harekete geçirilmiyor? Genel Baskanımız can yakıcı bu iki soruna karşı, kamuoyu ile birlikte demokratik baskıyı, tepkiyi yükseltecek işleri neden gündeme getirmiyor?
Anadolu'da güzel birçok laf vardır, ikisini yazayım: "Ay bacayı aştıktan sonra, ah - vah etmek nafiledir"! "Demir tavında dövülür"!
DURSUN BULUT
İhbar Hattı
0850 302 71 73
