PM TOPLANTISI BİR FIRSATTIR!
CHP PM'si Pazar günü olağan toplantısını yapacak. Bu toplantıyı bir firsata dönüştüre biliriz. Düne kadar izlenen politikaları devam ettirirsek olağan toplantıların olağanüstü toplantılara dönüşme olasılığı beklenenden daha fazla olabilir.
28 Mayıs'tan sonra yaşadığımız kötü atmosfer yavaş yavaş değişince olması gerekenleri benim gibi partililer yazmaya, ilgililere iletmeye çalıştı. Ancak partimizin yönetimleri, üye veya kadrolarla birlikte yenilgileri değerlendirmekten çok uzaktı ve uzak durmaya devam ediyor. Adalete, eşitliğe inanan, vicdanı olan herkes; iktidarın yasaları ihlal etmesini, devlet gücünü hiçbir kural tanımadan kullanmasını, TRT ve havuz medyasının attığı çamurları hoş görmesi mümkün değildir. Vicdanlı herkes, iktidarın bu tutumunu kınamıştır.
Hiçbir Gerekçe Partimizden Ülkemizden Daha Değerli değildir!
Kendimizi, iktidarın bu ilkesizlik ve yasa tanımazsızlıklarının arkasına gizleyemeyiz. Genel Başkanımız Habertürk'de "yenilgi değil, kazanmadık" diye bir düşünceyi ifade etse de, 25 milyon 504 bin gibi yüksek bir oy alsakta sonuç; bir yenilgidir ve örgütlerle, tüm kurullarla değerlendirilmeliydi. Ancak olmadı. Tüzük değişikliği ve kongreler kararı doğruydu ancak bir arada yapma kararı ve de yenilgiyi değerlendirmeden böylesine bir karar almak doğru değildi.
Lider Olmak Tek Başına Karar Vermek Değildir!
Habertürk programında başka bir olumsuzluğu öğreniyoruz; Ümit Özdağ ile birebir protokol yapılmış. Yapılan doğru değildir. Bunun izahı olmaz. Sosyal Demokrat Partiler çoğulcu, katılımcı olmak zorunda, kararlarını kurullarıyla almak zorundadır. Tek başına ve herkesten gizlediği bir protokolu genel başkanımız imzalamamalı. Kaldıki, bu hata ilk değil ki, Ekmelettin İhsanoglu, dokunulmazlıkların kaldırılması kararları yine tek başına ya da bazı toptancı kadrolarla verilmiş kararlardı.
Toptancı Anlayışlara Hayır!
Kemal Kılıçdaroğlu'nun etrafında yer alan üst düzey yetkilileri geçmişte partimize öncülük etmekten çok, konforlarını koruma peşindeydiler. Şimdi çok büyük bir bölümü muhalefeti dizayn etmeye çalışıyor. Bu çaba içinde iyi niyetle olanlara sözüm yok. Ancak toptancı arkadaşlara bir çift sözüm var: Bugüne kadar genel başkanımızın etrafını kuşatarak nasılki, partimizi erittiniz, bundan sonrada inanın sizlerden demokrasi de çıkmaz, değişim de çıkmaz. Çünkü her olumsuz taşın altında siz toptancı arkadasların elleri var. Hemen belirtmeliyim ki, bunlara bu gücüde Sn.Genel Başkanımız verdi.
Halkın Dertleriyle Dertlenmeliyiz!
Halk moralsiz, örgüt moralsiz. Zamlar hepimizi canımızdan bezdirdi. Ekonomist Daron Acemoğlu, "bu ekonomi seçimleri görmez" diyor. Toplumcu ekonomistler; iktidarın bir avuç neo liberale, ülkemizi daha fazla sömürtme amacında olduğunu aleni yazıyor ve çiziyorlar. Son Körfez geziside gösterdiki, iktidar korkusuzca ülkemizi parsel parsel Arap zenginlerine pazarlama peşinde. Açlık, sefalet herkesi sardı. Gelin görün ki, CHP kendi kendini yiyor. Kongreler yapılmasın demiyorum ancak tek derdimiz bu olmamalı. Sadece kongrelerle ilgilenip halkın dertleriyle dertlenmezsek, koltuk kavgası veren bir parti haline geliriz. Nitekim şu anki görüntümüz budur.
Sayın Genel Başkanım, yukarıda sıraladığım ve sıralanacak yüzlerce sebepten dolayı sayemizde halkın gelecekte nasıl umarsız kaldığına her alanda şahitim. İsterseniz bir özel anket yaptırın gerçekleri birlikte görelim. Gidişatımız iyi gidişat degil. Siz ve kadronuz, size karşı muhalif olduklarını, sizin onları görevden almanızla birlikte toptancı bir anlayışla ortaya koyuyorlar. Kutuplaştırarak yaptırmak istedikleri yarış için her türlü alt kimlikleri kullanıyorlar. Bu da bizi aşaği çekiyor, geleceğe ilişkin projesiz bırakıyor. Yetmiyor ana muhalefet partisi olmaktan çıkarıyor. Bu toptancı ve konformist arkadaşların, 2010'dan bu yana bir tek doğruları yoktur. Bu üyeye güvenin, bu halka güvenin. Siz özveride bulunursanız bunların mecalleri kalmaz. Geçmiş kurultaylarda bunların ellerini hiç bırakmamanıza rağmen kurultay delegelerimiz gerekli dersleri her zaman bunlara verdi.
Lider Güvenli Liman Arar Ama Birlikte!
Sayın Genel Başkanım; bölünüyoruz! Siz ve size muhalif olduğunu söyleyen toptancı ve konformist kişilere düşen, partinin önünü açmak, özverili olmaktır. Gelin önümüzdeki kurultayı "Kucaklaşma Kurultayı"na dönüştürelim. Aksi taktirde parçalanırız. Rejim 5 yıl daha elden gitti. Bari ülke elden gitmesin. Sindirilen, korkutulan topluma moral lazım, cesaret lazım. Dolayısıyla ülkesini düşünen herkesi bir araya getirip öncüler yaratmalıyız. Yaratmalıyız ki, tarih bizi iyi yazsın. Önümüzdeki süreç, kendi bildiğini okuma süreci değildir. Önümüzdeki süreç, üye iradesini ve sivil toplum desteğini en yüksek düzeyde kararlara katma sürecidir. Gün partiye, ülkeye sahip çıkma günüdür. Gün koltukları muhafaza etme veya koltuk arama günü değildir. Gün kucaklaşma günüdür!
DURSUN BULUT
İhbar Hattı
0850 302 71 73
