DURSUN BULUT
  10-05-2024 17:17:00

DANIŞMA KURULU KÜÇÜK KURULTAY VE ÖRGÜT TOPLANTILARI!

Partimiz CHP, "Danışma Kurullarını" Tüzük maddesi haline getirirken şunu amaçlıyordu:
Parti kademelerinde görev yapan insanların düşüncelerini almayı, onlarla birlikte düşünce üretmeyi dolayısıyla birçok düşünce platformları geliştirilmişti.Bu platformlar oyle kendilendiciliğe de bırakılmamıştı. Kimin katılabileceğinden tutun, yılda en az 4 kez il ve ilçelerde Danışma Kurulu toplantılarının zorunlu olmasına kadar her şeyi belirlenmişti. Bu kurullar il ve ilçelerde öngörülürken merkezi düzeyde Küçük Kurultay olarak yapılması öngörülmüştü.
Bir önceki yönetimimiz Küçük Kurultayları kaldırdı ve Tüzükten çıkardı. Perde arkası sebep; kendisinin istemediği bir karar alınırsa kamuoyunda zora düşmeyi önlemekti. Bu karara 2018 tüzük kurultayının delegeleri onay vermişti.
Partimizin Danışma Kurullarının geçmişte bıraktığı izlere baktığımızda raporlar sunulurdu, merkezi veya yerel iktidarlarımızdaki icraatlarımız konuşulurdu. Bu konudaki tüm konuşmalar, yazılı raporlar alınırdı ve bir ön yazıyla üst makamlara bildirilirdi.
Partimizin başka bir düşünce üretme platformu daha vardı, o da; "Örgüt Toplantıları" idi. Bu toplantilarda ayda bir kez toplanması gerekirken, bu platformlarda verimsiz ortamlarda, sunumsuz, raporsuz sadece tansiyon düşüren platformlara döndü.
Şu an, düşünce üreten kurul ya da platformlarımız ki, buna Parti Okulu da dahil, sığ bir platforflara dönüşmüş durumdadır. Dolayısıyla hataları da çoğaltmış durumdayız. Çünkü; kişisel beklentiler en önde. Eleştiri ve özeleştiri mekanizmaları işlemiyor. Düşünce üretimi çok zayıf. Parti Okulları bir enstütü veya akademi yerine dar kadro ile ve de Sosyal Demokrasi üretimden yoksun bolca telkin seanslarına dönüşmüş durumda. Üzülerek belirtmek isterimki, bu gidşatta demokrasi de doğmaz, üretim de yapılmaz. Bu nedenle:
● Düşünce Platformları Toplantıları, tam günü hata birkaç günü kapsayan çalışmalara dönüştürulmeli ve buna uygun mekanlarda yapılmalı.
● Raporlar sunulmalı, kurul üyelerine rapor sunma olanağı verilmeli.
● Peryotları aksatılmamalı. Aksatan yönetimler ikaz edilmeli.
● Küçük Kurultaylar tekrar tüzüksel hale getirilmeli.
● Sn.Baykal döneminde ihtas edilen ve işlevden daha çok gösterişe ve genel başkana avantaj sağlama amacıyla kurulan Bilim Kurulu uygulamasına son verilmeli ve buna paralel olarak Parti Okulları, Parti Enstitüsü veya Akademisine dönüştürülmeli. Bu okullar: Sosyal Demokrasi ideolojisini geliştirmeli, üye ve katılmak isteyen herkese bu düşünceyi ulaştırmalı. Panelinden tutun belgesel filmine; Sosyal Demokrasi Vakıflarıyla, sendikalarla, odalarla ortak üretime kadar; Arşiv oluşturmaktan tutun, kitap üretimine kadar geniş bir yelpazeyi kapsamalı. Ütetimde, refahta, düşünce zenginliğide, ihtiyaclara cevap vermenin yollarıda demokrasiden geçer.
Sığ düşünen kısırlık üretir!
Not: Aşağıda birkaç Danışma Kurulu raporlarının resimlerini göreceksiniz. Ön sözlerinin birini Sn. Erdal İnönü, diğerini Sn. Tarhan Erdem yazmıştı.
  Bu yazı 457 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ
Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI