CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, 45. Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla engellenmeye çalışan ancak YSK'nın olağanüstü toplantısında devamına karar verilen Olağanüstü İstanbul İl Kongresi’nde konuştu. Zeybek, "Özgür Çelik'in yanındayız, arkasındayız dimdik onu destekliyoruz. İrade bu salonda, irade millette, irade seçilmiş delegede. Bu salonlardan seçilemeyenler, bu salonlarda delegenin oyunu olarak başkan olamayanların yargı sopasını eline almış ve bununla birlikte Cumhuriyet Halk Partisi'nde il başkanlığı makamını doldurmaya çalışanlar, mahkeme kararlarıyla kayyum olarak bu koltuklarda oturmaya çalışanlar bilin ki irade burada" dedi. Zeybek, son 15 yıl içinde Sazlıdere, Sazlıbosna, Hacmaşlı ve Arnavutköy bölgesinde 10 bin liraya aldığı araziden şimdi 100 milyonluk rant elde edenlerin açıklanması çağrısını da yaptı.
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’in "tedbiren" görevden alınarak yerine Gürsel Tekin’in 2 Eylül’de mahkeme kararıyla kayyum olarak atanmasının ardından olağanüstü kongre kararı alınmıştı. Olağanüstü kongrenin başlamasına kısa bir süre kala İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, İstanbul Valiliği’ne ve Sarıyer 1. İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı’na gönderdiği ara kararda kongrenin durdurulmasını istedi. Bu kararı tebliğ etmek için gelen görevliler ve CHP'li hukukçular arasındaki tutanak işlemleri 2 saate yakın sürdü. Bu süre içinde olağanüstü toplanan Yüksek Seçim Kurulu da bu girişimi ortadan kaldıran kararını açıkladı. Kongrenin devamına karar verdi.
Kongre ise sabah saatlerinde Beşiktaş’taki Süleyman Seba Kültür ve Sanat Merkezi’nde başladı. Sahneye yaşamını yitiren Altan Öymen ile cezaevinde tutulan Ekrem İmamoğlu, Aykut Erdoğdu, Baki Aydöner, Hasan Mutlu, İnan Güney, Özgür Kabadayı, Hasan Akgün, Utku Caner Çaykara, Hakan Bahçetepe, Mehmet Murat Çalık, Resul Emrah Şahan, Alaattin Köseler, Ahmet Özer ile Rıza Akpolat’ın resimlerinin yer aldığı şövaleler bırakıldı. Ayrıca salona “İmamoğlu’na özgürlük” yazısının ve hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in resminin yer aldığı pankartlar asıldı.
Açılış konuşmasını CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın yaptı. Kongrenin Divan Başkanı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek oldu. Zeybek konuşmasında, "Özgür Çelik'in yanındayız, arkasındayız dimdik onu destekliyoruz. İrade bu salonda, irade millette, irade seçilmiş delegede. Bu salonlardan seçilemeyenler, bu salonlarda delegenin oyunu olarak başkan olamayanların yargı sopasını eline almış ve bununla birlikte Cumhuriyet Halk Partisi'nde il başkanlığı makamını doldurmaya çalışanlar, mahkeme kararlarıyla kayyum olarak bu koltuklarda oturmaya çalışanlar bilin ki irade burada" dedi. Zeybek, son 15 yıl içinde Sazlıdere, Sazlıbosna, Hacmaşlı ve Arnavutköy bölgesinde 10 bin liraya aldığı araziden şimdi 100 milyonluk rant elde edenlerin açıklanması çağrısını da yaptı. Zeybek konuşmasında şunları söyledi:
"Değerli yoldaşlarım, sevgili Cumhuriyet Halk Partililer, 31 Mart 2024 tarihinde başta İstanbul olmak üzere Türkiye'nin neredeyse bütün coğrafyalarında aday gösteren genel başkanımız sayın Özgür Özel'in önderliğinde 47 yıl sonra yüzde 38 oyla Türkiye'nin birinci partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilçe başkanları, örgüt üyeleri, hoş geldiniz. Bu büyük başarıya imza atanlar, ne kadar övünseniz azdır. 14 belediye başkanıyla girdiğimiz İstanbul seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız sonrasında 15.5 milyon oyla cumhurbaşkanı adayımız olan Türkiye Belediyeler Birliği Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'da önderliğinde 14 olan belediye sayımızı 26’ya, 13 bin 400 olan oy farkını 1 milyonun üzerine çıkaran İstanbul örgütü. Hoş geldiniz. Seçimden sonra yapılan tüm anketlerde sadece parti içindeki kongre tartışmalarının yaşandığı birkaç hafta dışında, tüm haftalarda açık ara Türkiye'nin birinci partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin Türkiye nüfusunun yüzde 65’ini yönetmekle millet tarafından yetkilendirilmiş belediye başkanları. Unutmamak gerekir ki seçildikleri oyun çok daha üzerinde bir halk memnuniyeti, kendilerini seçen milletin iradesinin çok daha üzerinde bir yeni destekle, yeni bir memnuniyet oranıyla bizi 2025 yılına getirdiler.
CHP'li belediyelere yönelik engellemeleri tek tek anlattı
İşte hatırlamak ve unutmamak gerekir ki başta silkeleyin bu CHP'li belediyeleri iddiasıyla ortaya atılan Sosyal Güvenlik Kurumu'na karşı olan geçmiş dönemde yani AKP’li ve MHP'li belediye başkanlarının 10 yıl, 15 yıl, 20 yıl, 25 yıl, 30 yıl yönettiği belediyelerin bütün birikmiş borçlarını Sosyal Güvenlik Kurumu borçlarını, vergi borçlarını, iller bankasına ait olan gecikmiş borçlarının tamamının tahsil edilmesiyle ilgili bir işlem başlatıldı. Bu öyle bir insafsız hale geldi ki yüzde 5’ler, yüzde 10’lar değil. Yüzde 40 seviyesindeki Hazine ve İller Bankası payının kümülatif toplamı üzerinden kesintilere başladılar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kendisinden önce bilet hasılat gelirinin yüzde 5’i oranında hazine garantili yapılan Ulaştırma Bakanlığı tarafından metro yatırımlarıyla ilgili geri ödeme süreleri 35-40 yıldan 12-14 aya çekildi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hazine payının yüzde 5’i doğrudan kaynağından kesilmeye başlandı. Bursa'da böyle, Balıkesir'de böyle, İzmir'de böyle, Ankara'da böyle. Tüm belediyelerimizle ilgili silkeleyin bunları talimatıyla birlikte önce ekonomik anlamda sonra yetkilerinin daraltılması, halkın iradesiyle seçilmiş olan belediye meclislerine ait olan kente ilişkin karar alma süreçlerinin tamamı bakanlık tarafından tek tek yönetmeliklerle elinden alınmaya ve kentin az kalmış olan yeşil alanları, tarım alanları, su toplama havzalarına da acımasızca bir kent suçu kavramıyla birlikte saldırılar başlamıştır.
"Türkiye'nin birinci partisi olmasını 52 hafta üst üste sürdüren Cumhuriyet Halk Partisi'ne yargı eliyle, yargı yoluyla müdahaleler"
İşte bu dönemde idarenin aldığı bu kararlar, ekonomik ambargolarla dahi başarısı engellenemeyen ve Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel'in liderliğinde Türkiye'nin birinci partisi olmasını 52 hafta üst üste sürdüren Cumhuriyet Halk Partisi'ne yargı eliyle, yargı yoluyla müdahaleler başlamıştır. İlk müdahale 30 Ekim 2024 tarihinde Esenyurt Belediye Başkanımız ki Esenyurt'ta 20-25 yıl boyunca yapılmayan Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin görkemli ve bugüne kadar yapılmış en büyük etkinliğine sahne olmuş bir ilçenin belediye başkanı tam da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın ertesi sabahı gözaltına alındı. Neydi gözaltına alma gerekçesi? Unutmamak gerekir. Hafızada hep saklı tutmak gerekir. Sayın Ahmet Özer ve sonra tutuklanan belediye meclis üyelerimizle ilgili şu iddia ortaya atıldı. Kent Uzlaşısı adı altında siyasette kazanma şansı olmayan Kürtlerin Cumhuriyet Halk Partisi eliyle batı illerinde yerel siyasette güç sahibi yapılması Cumhuriyet Savcılıkları tarafından suç kabul edildi ve iki belediye başkanımız Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer ve 7 tane belediye meclis üyesi arkadaşımız 3 tane de bürokratımız tutuklandı. Tekrar söylüyorum. Ne suç işlemişiz biz? Batı illerinde, büyük şehirlerde seçimleri kazanma şansı olmayan Kürtlerin Cumhuriyet Halk Partisi listelerinden seçilerek yerel siyasette görev almalarını suç kabul eden bir iradeyle karşılaştık.
"Uydur, kaydır, gerekçelerle, peydin de zeytin iddiasıyla..."
Arkasından Beşiktaş, Beykoz'la devam eden ve burada tek tek resimlerini gördüğünüz belediye başkanlarımız, parti meclis üyemiz Baki Aydöner, önceki dönem genel başkan yardımcımız Aykut Erdoğdu onları bir alkışlayalım arkadaşlar. Rıza Akpolat Beşiktaş'ın iki dönem belediye başkanı. Neydi suçu? 31 tane belediye meclis üyesinin 31’i de Cumhuriyet Halk Partisi tarafından kazanılmıştır. Tek bir AK Partili ve MHP'li meclis üyesinin giremediği belediyeyi 5 yıl yönetmişti. Suçu başarılı olmaktı. Ahmet Özer, Esenyurt'ta her 2 kişiden birinin oyunu aldı ve Esenyurt'un 2’nci dönem Cumhuriyet Halk Partisi tarafından yönetilme iradesini ortaya koydu. Geçmişteki açıklamaları 30 yıllık akademik kariyerini yok saydılar. Bu devlete, bu ülkeye, belediyelere, Türkiye Büyük Millet Meclisine, üniversitelere yapmış olduğu bütün hizmetleri yok sayarak şimdi Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunuyor. Alaattin Köseler, 2004 yılında bıraktığı belediyeyi 2024 yılında yeniden kazandı ve Beykoz'u çağdaş demokratik bir belediyecilik anlayışıyla yönetme iddiasını ortaya koydu. Uydur, kaydır, gerekçelerle, peydin de zeytin iddiasıyla tutuklandı. Resul Emrah Şahan, bir çalışkan beyin Şişli Belediye Başkanımız 5 yıl İstanbul Planlama Ajansı'nda görev yaptı. İstanbul'un geleceğe ilişkin planlarını 2030-2040-2050 planlarının tümünün altında imzası var. Ve ortaya çıktı dedi ki Şişli'de ranta dur diyeceğiz. Çevre Şehircilik Bakanlığı eliyle Şişli'nin geri kalan alanlarının karşı çıkacağım dedi. Parsel artıklarından oluşan payları doğrudan doğruya Şişli Belediyesi'nin mülkiyetine tapu kayıtlarına geçirdi. Milyarlarca liralık gayrimenkul Şişli Belediyesi'nin tapularına kaydetti. Tarifsiz bir suç işledi kent mallarını halka ait olan malları koruma suçu işledi. Şimdi cezaevinde. Mehmet Murat Çalık, şehir plancı, tıpkı Resul Emrah Şahan gibi. Ekrem İmamoğlu'yla birlikte görev yaptığı dönem içinde Beylikdüzü'ndeki yeşil alanları imara açmadılar. Türkiye'nin en büyük İstanbul'un en büyük yeşil alanlarını, vadileri, yaşam alanlarına dönüştürdüler. Kıbrıs Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş'ın heykelini Beylikdüzü'nün tam göbeğine diktiler. Tarifsiz bir suç işlediler. Şimdi ailesinden de uzakta tutulmak için İzmir'de. Buca Cezaevi'nde sağlık sorunlarıyla birlikte mücadele ediyor. Gururumuz olarak orada mücadele ediyor.
"Hakan Bahçetepe yalancı ve uydurma tanıkların sahte beyanlarıyla şimdi Silivri Cezaevi'nde"
Hakan Bahçetepe, sevgili ilçe başkanımız örgütten geliyor. Kimsenin kazanamaz dediği Gaziosmanpaşa'da elini taşın altına soktu yönetim kurulu üyesiyle, meclis üyelerimizle birlikte mücadele etti. Belediye başkanlığını kazandık. Ama mecliste çoğunluğu sağlayamadık. İşte mecliste çoğunluğu sağlayamazsanız operasyona açık hale geliyorsunuz. Yalancı ve uydurma tanıkların sahte beyanlarıyla şimdi Silivri Cezaevi'nde. Çok genç... Hep onların yanında olmaya devam edeceğiz. Utku Caner Çaykara, gençlik kolları MYK'sından geliyor. Avcılar'da Cumhuriyet Halk Partisi'nin geleneğini sürdürüyor. Çok genç daha yeni evlendi. Genel başkanımız nikah şahidiydi. Evliliğinin birinci yılını görmeden belediye başkanlığında daha bir yılı doldurmadan cezaevinde. Şu anda Avcılar'da halkın iradesinin iktidar olması engelleniyor. Cumhuriyet Halk Partisi'nin gençlik kollarından gelerek belediye başkanı olmanın siyasi cezasını çekiyor. Onurumuz, grurumuz Utku Caner Çaykara. Hasan Akgün, 1984 yılından beri belediyeci. Belediye meclis üyesi, belediye başkan yardımcısı, belediye başkanı ve yedi dönemdir İstanbul'da en uzun süre belediye başkanlığı yapıyor. Büyükçekmece'yi 10 bin nüfuslu Büyükçekmece'den şimdi İstanbul'un en gözde ilçelerinden biri haline getirdi. Büyükçekmece'yi planlı ve çağdaş belediyeciliğin uygulandığı bir modern kente dönüştürdü. Sahte iddialarla 7 dönemdir belediye başkanlığı yapmış, Türkiye'nin belediyeler birliğinde yöneticisi, Avrupa Bölgeler Meclisi'nde Türkiye'yi temsil eden, yıllardır temsil eden bir belediye başkanımız bugün cezaevinde. Hasan Akgün tecrüben ve yaptıkların bize yol göstermeye devam edecektir.
"Özgür Kabadayı, İnan Güney, Hasan Mutlu..."
Özgür Kabadayı, Şile. Şile'de biz meclis üyesi bile zor çıkarıyorduk arkadaşlar. Şile uzun yıllardır Cumhuriyet Halk Partisi iktidar değildi. Bazı seçimlerde üçüncü bile olduğumuz oldu. Dördüncü parti olarak çıktığımız oldu. Kendisine inandı geldi aday oldu. Şile'yi kazandı. Şimdi cezaevinde Özgür Kabadayı'na da bu örgüt gelecekte mutlaka sahip çıkacak. Bunu herkesin buradan bilmesini istiyorum. İnan Güney. Değerli yol arkadaşımız, ilçe başkanımız, il yönetim kurulu üyemiz, büyükşehir belediye meclis üyemiz. Suçu Beltaş şirketini 5 yıl içinde zarar eden şirketi kara geçirmek. Vergi ve sigorta borçlarının tümünü ödemek. Bir şirketi zarar eden şirketi kara geçirirseniz bunu da saydam bir biçimde yaparsanız iftiraya açık hale gelirsiniz. Üstelik en son yapılan anketlerde ben biraz sonra söyleyeceğim. Bu belediye başkanlarımızı biz halka da sorduk. Ya bunların çok büyük bir çoğunluğu yüzde 50 ile seçimi kazandı belediye başkanlarımız. Beşiktaş, Bakırköy, Kadıköy hariç. Hiçbiri bugün yapılan anketlerde 60’ın altında halk desteği olan tek bir belediye başkanımız yok. İnan Güney'le de gurur duyuyoruz. Beyoğlu İnan Güney'i seviyor. İnan Güney de Beyoğlu'na aşık bir belediye başkanımız. Hasan Mutlu. İlçe başkanımız bakın hep örgütten geliyorlar. İlçe başkanımız, meclis üyemiz, il yönetim kurulu üyemiz yıllarca bu partide hizmet etmiş arkadaşlarımız. Kaç yıl ilçe başkanlığı yaptı Bayrampaşa'da? Biz Bayrampaşa'da Cumhuriyet Halk Partisi olarak hiç belediyeyi yönetmemiştik. Eyüp'ten ayrıldığından beri iki dönem Demokratik Sol Parti belediyeyi yönetti sonrasında hep AK Parti yönetti. Hem belediyeyi kazandık hem de mecliste çoğunluğu sağladık. Eğitimci, öğretmen binlerce öğrenci yetiştirmiş. Herkes biliyor ki Hasan Mutlu, namuslu, dürüst, onurlu bir belediye başkanlığı yaptı. 2 tane sahte iddiayla 4 aydır bugün operasyon yapılacak, yarın operasyon yapılacak diyerek Türkiye gündemini meşgul ettiler. Kendisi bekliyordu zaten. O kadar ayyuka çıkmıştı ki her gün yandaş kanallarda Bayrampaşa Belediye Başkanı'nın alınacağı konuşuluyordu. Şimdi mecliste çoğunluğu ele geçirerek Bayrampaşa'daki millet iradesine set koymaya çalıştılar. Ama herkesin bir adaleti var. Bayrampaşa'da da halkın iradesinin tecelli etmesi için o siyah torbanın içine inen elin çektiği bir adalet var. İşte Allah'ın da bir adaleti var. Orada Bayrampaşa Cumhuriyet Halk Partisi tarafından yönetilmeye devam edecek.
"Aykut Erdoğdu, sahte iftiralarla, yalancı tanıklarla cezaevinde"
Baki Aydöner il yönetim kurulunda uzun yıllar görev yaptı. Birkaç dönemdir Cumhuriyet Halk Partisi'nin parti meclisi üyemiz, son kurultayımızda da Parti Meclis üyesi olarak tekrar seçildi. Yine bir yalan ve iftirayla. Neydi o? Ekrem İmamoğlu'na yakın olmak. Böyle bir suç oluşturuldu. Ekrem İmamoğlu'yla birlikte Türkiye'yi dolaşırsanız, Anadolu'ya giderseniz, Anadolu'nun bütün il ve ilçelerini, beldelerini dolaşarak oralardaki siyaset örgütlenmesini yaparsanız oraların sorunlarına çözüm bulmak için projeler geliştirirseniz bu tabii ki Türkiye'de bir suçtu ve Baki Aydemir'de bu suçun karşılığı Silivri Cezaevi'nde. Aykut Erdoğdu. Aykut Erdoğdu niye cezaevinde biliyor musunuz? O televizyon ekranına çıktığında o masaya yumruğunu vurdu ya o vurduğu yumruk aslında masaya değil o güne kadar bütün yanlışları görüp de sesini çıkaramayan büyük çoğunluğun sessizliğineydi ve o yanlışları yapan iktidara mensup olan insanlaraydı. Ondan dolayı da bugün Aykut Erdoğdu, sahte iftiralarla, yalancı tanıklarla cezaevinde. Ve 15.5 milyon oyla sizlerin 2 milyon Cumhuriyet Halk Partisi üyesinin 13 milyon 13 milyon 500 bin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının 23 Mart tarihinde sandığa gidip tam da Ekrem İmamoğlu'nun tutuklandığı gün sandığa gidip adeta sandığa gitmeyip caddeleri ve sokakları miting meydanlarına çeviren, eline geçirdiği oy pusulasıyla oyunu atan, oy pusulası bulamayanın kağıtlara yazdığı, kağıda yazamayanın peçeteye yazdığı, ona da yazamayanın oy kullanılmış oyları yeniden sayıp bir kez daha bir kez daha aynı oyları sandığa atarak oluşturduğumuz o seçimin sonucunda 15.5 milyon oyla Türkiye'nin ilk yapılacak olan seçimlerindeki Cumhuriyet Halk Partisi'nin ve Türkiye ittifakının cumhurbaşkanı adayı Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız. Bütün bu belediye başkanlarımızı yürekten alkışlıyoruz değerli arkadaşlar. Her birisini yürekten alkışlıyoruz. Onlar bizim gururumuz. Onlarla ne kadar övünsek azdır. İstanbul olağanüstü il kongresinden Silivri'ye, Buca'ya her cezaevinde yatan arkadaşlarımıza yürek dolusu sevgilerimizi iletiyoruz. Dayanışma duygularımızı iletiyoruz. Asla yalnız değilsiniz. Sayın İmamoğlu umut burada, umut burada. Umut burada, İstanbul İl Kongresi’nde. Teşekkür ediyorum. İstanbul'un 39 ilçesinin 34’ünde Sayın Ekrem İmamoğlu'nun 1’inci aday en yüksek oyu alan geçmiş seçimlerde başbakanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı'nı bu seçimde iktidarın en çok üzerinde yatırım yaptığı çevre şehircilik bakanına 1 milyonun üzerinde fark atmak Cumhuriyet tarihinde İstanbul seçimlerinde hiçbir belediye başkanına nasip olmayan bir başarıydı.
"Özgür Çelik'in yanındayız, arkasındayız dimdik onu destekliyoruz"
Bu başarıda başta Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu 39 belediye başkan adayımız, İl Başkanımız Sayın Özgür Çelik, il yönetim kurulu üyelerimiz, 39 ilçe başkanımız, 39 ilçenin kadın kolu başkanı, 39 ilçenin gençlik kolu başkanı, İstanbul'un kadın kolu başkanı, İstanbul Gençlik Kolu Başkanı, eski başkanlarımız, yeni başkanlarımız biz bir örgütüz ve bu örgütün bugün olağanüstü kongreye gitmesine neden olan Özgür Çelik'in yanındayız, arkasındayız dimdik onu destekliyoruz. İrade bu salonda, irade millette, irade seçilmiş delegede. Bu salonlardan seçilemeyenler, bu salonlarda delegenin oyunu olarak başkan olamayanların yargı sopasını eline almış ve bununla birlikte Cumhuriyet Halk Partisi'nde il başkanlığı makamını doldurmaya çalışanlar, mahkeme kararlarıyla kayyum olarak bu koltuklarda oturmaya çalışanlar bilin ki irade burada irade. Bu iradeden başka irade yok. Ne diyor Mustafa Kemal Atatürk. Ne diyor kurucu liderimiz? ‘Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir’ Milletin iradesinden daha büyük irade tanımıyoruz. Örgütün iradesinin üzerinde irade, tanımıyoruz, tanımıyoruz, tanımayacağız.
"Haksız, hukuksuz biçimiyle cezaevinde yatan tüm arkadaşlarımıza olağanüstü İstanbul İl Kongresinde dayanışma duygularımızı iletiyoruz"
Unutmadan geçmeyelim ki Adana'da iki kez, Seyhan'da bir kez toplam 15 yıldır belediye başkanlığı yapan, şimdi Silivri Zindanı'nda yatan Zeydan Karalar'a, Adana Büyükşehir Belediye Başkanımıza. Antalya'da Döşemealtı'nda cezaevinde yatan Antalya Büyükşehir Belediyesi'ni tarihinde ilk kez 2 kez üst üste kazanan Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek'e. Seyhan Belediye Başkanımız, Ceyhan Belediye Başkanımız, Manavgat Belediye Başkanımız görevden alınan Tunceli Ovacık Belediye Başkanımız, bürokratlarımız siyasilerimiz il ve ilçe yöneticilerimiz her birisine haksız, hukuksuz biçimiyle cezaevinde yatan tüm arkadaşlarımıza olağanüstü İstanbul İl Kongresinde dayanışma duygularımızı iletiyoruz. Sevgilerimizi iletiyoruz. Buradan onlara cesaret duygularımızı alkışlarımızla gönderiyoruz. Sevgili Cumhuriyet Halk Partililer. Niye Ekrem İmamoğlu tutuklu? Neden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı cumhurbaşkanı adayımız tutuklu? Bu kentte göreve geldik. Bugün bir açıklama yaptı. Dedi ki İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nde parsel bazında plan tadilatı yapmayacağım dedi. Dedi mi? Öyle mi? Nuri başkanım vekilsiniz. İstanbul Büyükşehir Belediyesini 6.5 yıldır yönetiyoruz. Ne dedik? Parsel bazında kişiye dönük imar planı yapmayacağız dedik. Başka ne dedik?
"İstanbul'un bütün topraklarını yağma etmeye çalışıyorlar"
İşte Rusul Emrah Şahan, İstanbul Planlama Ajansı'nda çalışırken. İstanbul'un su raporlarını hazırladı. İstanbul'un içme suyu kaynaklarının korunmasıyla ilgili plan hazırladı. İSKİ Genel Müdürümüz Şafak Basa şimdi evinde ev hapsinde. Çok başarılı işler yaptı. Teşekkür ediyorum kendisine. Çalışma arkadaşlarına İstanbul'un su havzalarındaki kaçak yapılaşmayı engellediler. Havzaların imar açılmasını engellediler. Öyle ki milyonlarca metrekare tarım toprağını, yeşil alanı ve havza alanlarında bulunan orman alanlarını gözü gibi korudular. Şimdi görüyorsunuz değil mi? Sazlıdere Barajı'nın etrafında, Yenişehir bölge planlarıyla yapılan bölgedeki uygulamayı. Hani uçaktan İstanbul'a inip çıkanlar onu çok daha net görürler. Gece gündüz çalışıyorlar. İstanbul'un bütün topraklarını yağma etmeye çalışıyorlar. Değerli İstanbullular bunu her yerde anlatınız. İstanbul su fakiri bir şehirdir. İstanbul'a yağan yağışlarla oluşan su metreküplerimiz bizim İstanbul'da ne içmemize ne de kullanma suyumuza yeterli değil. 350-400 milyon metreküp arasında yağış alıyoruz. Ama 1 milyar 200 milyon metreküp suya ihtiyacımız var. Ve suyu nerede bulsak korumak zorundayız. Sazlıdere barajımızda yaklaşık 80 milyon metreküplük yıllık bir üretim kapasitesiyle 400 bin insanımızın su ihtiyacını karşılıyor. Şimdi iktidar, yandaşlarına rant sağlamak için Arnavutköy’den gelen delege arkadaşlarımız var o bölgeyi çok iyi biliyorlar. Buradaki köyler mübadele öncesi ya da sonrası Balkanlar'dan göç etmiş ailelerimizin yaşadığı bir bölge. Ellerindeki arazilerin dönümünü bin liraya sattılar. Şimdi metrekaresi 3 milyon lira, 4 milyon lira. 3-4-5-10 bin liraya çıktı metrekaresi. 1’e 3 bin, 1’e 4 bin kazandılar. 10 yıl içinde imar planları bu bölgeye geçerek. Köylü mü kazandı? Hayır. Yıllarca burada bedel ödemiş çiftçiler mi kazandı? Hayır. Sadece buranın imara açılacağını bilen ve binlerce, on binlerce metrekarelik araziyi kapatan iktidara yakın olan yandaşlar kazandı.
"10 bin liraya aldığı araziden şimdi 100 milyonluk rant elde edenleri açıklayın"
Şimdi buradan bir çağrı yapıyorum. Bu kongreyi herkes izliyor. En çok da AK Partililerin izlediğini biliyorum. Eğer sizde bir tane cesaret varsa, birazcık cesaret varsa, birazcık yüreğiniz yetiyorsa son 15 yıl içinde Sazlıdere, Sazlıbosna, Hacmaşlıı ve Arnavutköy bölgesinde Yenişehir bölge planlarının yapıldığı havaalanının yakın çevresinde arazi alan bu insanların ismini açıklayın. Açıklayın bunları Türkiye öğrensin. 10 bin liraya aldığı araziden şimdi 100 milyonluk rant elde edenleri bu millet bilsin. İşte rant üzerinden oluşan siyaset ve ona engel olmaya çalışan kahraman yerel yöneticiler, başta Sayın Ekrem İmamoğlu. Biz Cumhuriyet Halk Partililer herkes bilsin ki bu kentte kalan yeşil alanları, bu kentte kalan son tarım topraklarını, su havzalarını, ormanlarımızı, denizimizi korumaya devam edeceğiz. Bu bizim geleceğe ilişkin Cumhuriyetin 2’nci yüzyılında gelecek kuşaklara bırakacağımız en büyük emanettir ve sırtımızda, omuzlarımızdaki en büyük bize yüklenmiş olan sorumluluktur. Tüm Cumhuriyet Halk Partilileri bir kez daha bu kente karşı işlenen suçlar karşısında dimdik durmaya ve ayakta olmaya çağırıyorum. Mücadelemiz devam edecek. Aralıksız devam edecek. Geri adım atmadan bu mücadeleyi sürdüreceğiz.
"Kimi zaman öyle acımasız işler yapılıyor ki..."
Bu olağanüstü kongreye giderken. Bazı bilgileri de sizinle paylaşmak istiyorum değerli arkadaşlar. O da şu, belediyelerimiz ekonomik anlamda dar boğaza sürüklenirken, kamu bankalarından kendilerine tek kuruş kredi olanağı sağlanmazken işte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu 6 yıl boyunca söyledi. Paralarımızı yatırdığımız kamu bankaları bize bir liralık kredi açmıyorlar. Uluslararası finans çevrelerinden metro yatırımları ve altyapı yatırımları için buldukları krediler ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden daha düşük faizle borçlanma kredisine sahip olan bir belediye, Hazine Garantisi ve Cumhurbaşkanlığı onayları yapılmadığı için çoğu krediler hala onaylanmadı ve bekliyor. Böyle bir dönemde biz de Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin gelirlerini arttırmak ve yasaların kendilerine verdiği Sayıştayın kendilerinden bulgu olarak tespit ettiği, alınmayan vergileri tahsil etmek kimi yerlerde kamu elinde olması gerekirken geçmiş dönemlerde fiilen işgal edilmiş olan alanların tahliyeleriyle ilgili geniş bir çalışma yaptık. O nedenle belediyelerimiz mali anlamda İller Bankası ve hazine kesintilerinden yüzde 40’ın üzerindeki bir katkı azaldığında bile gelirlerini ayakta tutmaya çalıştılar. Ama kimi zaman öyle acımasız işler yapılıyor ki değerli arkadaşlar. Mesela İzmir'de. Yandaş televizyonlar diyor ki İzmir'de çöpler toplanamıyor. Bir bilgi vereyim ben sizlere. Çok yakından takip ettiğim için. İzmir'de çöp depolama alanlarının tamamı 10 gün önce Çevre Bakanlığı tarafından kapatıldı arkadaşlar. Bütün çöp toplama alanlarına çöp dökümü yasaklandı 10 gün önce. Çöp toplama hizmetini yapıp kendi fen işleri depolarında birkaç gün süresince bu çöpleri depolayan belediyeler bir müddet sonra depolayacak alan bulamadılar. 2 gün önce tekrar açıldı. 31 Ekim tarihine kadar süre uzatıldı.
"Düşman hukukunun uygulandığını görüyoruz"
Şimdi buradan bir çağrı yapmak istiyorum. Çevre Şehircilik Bakanlığı'na. İzmir'de yaşayan 5 milyon insan Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşı değil mi? İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ilçe belediyelerinin topladığı çöpleri depolayıcı alanı vermek, Çevre Şehircilik Bakanlığının yetkisinde değil mi? Yani düşman hukukunun uygulandığını görüyoruz da çevreyle ilgili, insan sağlığıyla ilgili konularda bile bu kadar acımasız, bu kadar insafsız, bu kadar kendi milletine düşman olmayı siz ne vakitte karar verdiniz ve bunu nasıl başardınız? Nasıl öğrendiniz bu kadar şeyi? Hangi okullarda size bu tedrisattan geçirdiler. Anlamakta zorluk çekiyoruz değerli arkadaşlar.
"Eyüpsultan'da İstanbul'un en büyük mitingini gerçekleştireceğiz"
Yine bu dönem içinde 19 Mart İstanbu’da yapılan operasyonlardan sonra işte o zaman bu örgütün ne kadar büyük ve güçlü olduğunu biz bir kez daha gördük. Bu örgütün başta örgütümüzün başkanı Sayın Özgür Çelik, il yönetim kurulu üyelerimiz ve 39 ilçe başkanımız. Saraçhane'de destan yazdınız destan. Öğrenciler, gençler, yedi gün boyunca İstanbul Büyükşehir Belediyesinden hiç ayrılmayan sadece bir kez yanılmıyorsam gözaltındaki belediye başkanlarımızın eşlerini evlerinde ziyaret etmek dışında 7 gün 7 gün yedi gece Saraçhane'den ayrılmayan Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel sizi yürekten kutluyorum. İstanbul olağanüstü il kongremiz size şükranlarımı sunuyor. Sizin bu duruşunuz, bu cesaretiniz arkasından 7 gün üst üste Saraçhane’de miting, sonrasında her çarşamba günü İstanbul'un bir ilçesinde bir miting. Her hafta sonu Türkiye'de, bir ilde yapılan mitingler, açılışlar, temel atma törenleri hizmete almalar. 55 tane Türkiye’de miting yaptık İstanbul örgütümüz artan bir ivmeyle, artan bir ivmeyle mitinglerini yapıyor. Ama özellikle son bir ay içinde yapılan mitinglerin ayrı bir yeri var. Kadıköy, Bahçelievler, Şile, saymakla bitmez. Şimdi bugün neredeyiz? Eyüpsultan'dayız. Eyüpsultan'da olacağız. Cumhuriyet Halk Partisi'nin olağanüstü il kongresinin delegeleri, ilçe başkanları, yöneticileri. Her birimiz akşam saat 20.00’de elimizde Türk bayrağı ve Filistin bayrağıyla birlikte Eyüpsultan'da zalim Netanyahu'ya karşı Genel Başkanımızın çağrısına uyacağız ve Eyüpsultan'da İstanbul'un en büyük mitingini gerçekleştireceğiz. Sayın Özgür Çelik siz gerçekten düdüğü çalıyorsunuz, ıslık çalıyorsunuz. Arkadaşlar toplanıyoruz diyorsunuz. Pazartesi günü öğleden sonra nerede miting yapacağınızı ilan ediyorsunuz. Çarşamba günü insanlar saat 5’te değil arkadaşlar, altıda değil, yedide değil. Sekize çeyrek kala bir anda 10 binler alana toplanıyor. Bunu nasıl başarıyorsunuz? Bunu nasıl yaptınız? Bu örgütü nasıl yan yana getirdiniz?
"Bu milletin önüne sandık gelecek"
Anketlerde Cumhuriyet Halk Partisi'nin İstanbul örgütünün dayanışma duygusu yüzde 95’in üzerinde çıkıyor. O nedenle Özgür Çelik bugün burada olağanüstü kongreye gidiyor. O nedenle 45. Asliye Hukuk Mahkemesi karar alıyor. Cumhuriyet Halk Partisi mahkeme salonlarında otellerin lobilerinde, şirketlerin, yazıhanelerinde kurulmuş bir parti mi ki onun kararları oralarda alınacak. Cumhuriyet Halk Partisi Kuvayı Milliye'nin partisi, Cumhuriyet Halk Partisi savaş meydanlarında, Sivas Kongresi'nde, Erzurum Kongresi'nde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kurulmuş bir siyasal parti. Tüm eski il başkanlarımıza teşekkür ederken Cumhuriyet Halk Partisi'ni İstanbul'da her iki kişiden birinin oyunu daha fazlasını oyuna almaya sağlayan İstanbul örgütüne başta il başkanımız sayın Özgür Çelik'e şükranlarımızı sunuyoruz ve genel merkez olarak partili olarak kadınlar, gençler, yetişkinler, her birimiz bu kongre salonuna gelme şansını yakalamayan, bizi ekranlarından ya da YouTube'dan ya da telefonlardan izleyen, hasta yatağında gözü yaşlı izleyen tüm Cumhuriyet Halk Parti'ye hizmet vermiş olan, geçmişte hizmet vermiş olan her bir partilimizin, emektarımızı da buradan yürekten saygıyla selamlıyorum. Bu duygularla biraz uzun tuttum. Bizim de bir stratejimiz var. Cumhuriyet Halk Partisi'nin stratejisi herkesin siyasetin üzerindedir. Onların stratejisinin de üzerine geçecek bir siyasetimiz ve stratejimiz vardır. Bir kez daha bu duygularla Olağanüstü İstanbul il kongresinde şahsıma ve divan heyetimize gösterilen teveccüh dolayısıyla teşekkürlerimi sunuyorum. Ve bir kez daha başta Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel İstanbul'un seçilmiş belediye başkanı ve Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu'nun şahsında tüm belediye başkanlarımıza ve Özgür Çelik şahsında tüm örgütümüze teşekkürlerimi sunuyorum. Yolumuz aydınlık olsun arkadaşlar. Yolumuz iktidar olacak. Bu milletin önüne sandık gelecek. Ve bu örgüt bunu 47 yıl sonra yerel seçimlerde yaşadığımız Türkiye'nin birinci partisi olma lezzetini ve duygusunu genel seçimlerde de yaşayacaktır. Buna yürekten inanıyorum ve kongremizin hayırlı geçmesini diliyor, saygılar sunuyorum”